Dinler | Konular | Kitaplar

KOMÜNİST TOPRAKLARDA BİR İSLAM TOPLUMU: DOĞU TÜRKİSTAN

1.BÖLÜM

KOMÜNİST ÇİN DOĞU TÜRKİSTAN'A GÖZ AÇTIRMIYOR

Çin'in en batı noktasında yer alan Doğu Türkistan yaklaşık iki asırdır işgal altındadır ve özellikle son elli yıldır komünist Çin yönetiminin despot rejimi altında ezilmektedir. Doğu Türkistan Müslümanlarının bekledikleri yardım ise dünyanın dört bir yanındaki vicdanlı insanlar için son derece kolaydır: Bu komünist zulmün sona ermesi için fikri bir mücadele yürütülmesi ve yaşanan zulmün tüm dünyaya duyurulması için çaba sarf edilmesi...

Çin, 20. yüzyıla, İngiltere, Fransa, Almanya, Japonya ve Rusya gibi ülkelerin baskıları altında ezilmiş ve paramparça olmuş bir imparatorluğun kalıntıları üzerinde girdi. Ülkede imparatorluk rejimi yıkıldıktan sonra, on yıllar boyunca güçlü bir merkezi otorite kurulamadı. Ancak 1949 yılında iktidara gelen Komünist Parti ile birlikte, Çin kısa sürede büyük bir korku rejimine dönüştü. Bu dönüşüm sürecinde on milyonlarca insan söz konusu kanlı ideolojinin baskıcı ve totaliter uygulamaları nedeniyle hayatını kaybetti. İktidarını ancak şiddetle muhafaza edebilen ve komünizmin belki de en acımasız ve en vahşi uygulamasını yürürlüğe koyan Çin Komünist Partisi, tüm Çin halkı için tek tip bir yaşam ve düşünce tarzı belirledi. Bu dönem boyunca, komünist iktidarın kurallarına uymayanlar ise acımasızca yok edildi.

KOMÜNİST ÇİN'İN DOĞU TÜRKİSTAN DÜŞMANLIĞI

Söz konusu komünist vahşetin en çok hedefi olan bölge ise, Uygurlu Müslüman Türklerin yaşadığı Doğu Türkistan'dır. Çin'in en batı noktasında yer alan Doğu Türkistan yaklaşık iki asırdır işgal altındadır ve özellikle son elli yıldır komünist Çin yönetiminin despot rejimi altında ezilmektedir. Doğu Türkistan, Çin'in propagandaları neticesinde dünya kamuoyu tarafından 'Xinjiang' -Sincan- (Çince "yeni kazanılmış topraklar") olarak tanınmaktadır ve çoğu insan bu topraklarda yaşanan insanlık dramından habersizdir. Oysa nüfusun çoğunluğunu Uygur kökenli Müslümanların oluşturduğu Doğu Türkistan'da, Çin Komünist Partisi tarafından, Çin'in hiçbir bölgesinde yaşanmayan boyutlarda şiddet ve baskı uygulanmaktadır. İşkence, idam, çalışma kampları, dini baskı Doğu Türkistan'da uzun yıllardır günlük hayatın bir parçası haline gelmiştir.

Müslümanlar sadece dinlerini yaşamak istedikleri için tutuklanmakta, işkenceleri ile ünlü Çin hapishanelerinde aylar, hatta yıllar boyunca tutulmakta, özgürlük ve demokrasi taleplerini dile getirenler acımasızca idam edilmektedir. Bunun yanı sıra Çin'in asimilasyonist politikaları Doğu Türkistan'ın çoğunluğunu oluşturan Müslümanların, dillerini konuşmalarını, kültürlerini devam ettirmelerini engellemekte ve hatta diledikleri kadar çocuk sahibi olmalarını bile yasaklamaktadır. Doğu Türkistan müslümanlarının hacca gitmelerine, oruç tutmalarına ve namaz kılmalarına engel olunmaktadır. Bu baskılar komünist ideolojiyle yakından bağlantılıdır.

KOMÜNİSTLERİN MATERYALİST DÜNYA GÖRÜŞÜ

Materyalist bir dünya görüşüne sahip olan komünist ideolojiye göre, tek mutlak varlık maddedir ve tarihi, ekonomik ve sosyolojik süreçler de dahil olmak üzere gelişen her türlü olay maddenin farklı formlarının bir yansımasıdır. Buna göre herşey sürekli bir değişim ve gelişim içerisindedir. Ve bu gelişimin itici gücü çatışmadır. Tüm evren gibi insanlık tarihi de çatışma sayesinde gelişmiş, insan bu çatışma sayesinde ilerlemiştir.

Gelişmek için sürekli çatışmanın olması gerektiğini savunmak ise, gerçekte insanlığı tamamen ortadan kaldırmaya doğru bir adım, sonu gelmez bir kan dökme kuyusudur. Bu durumda, bu ideolojilerin takipçileri sürekli birbirleri ile çatışır, birbirlerine zulmeder, ilerleme adı altında birbirlerinin kanını dökerler. Allah'ın insanlara emrettiği sevgi, saygı, fedakarlık, paylaşma gibi insani duygular, özlenen barış ve huzur ortamı tamamen ortadan kalkar. Hatta bu gibi ulvi özelliklerin toplumun ilerlemesinin önünde engel olduğu düşünülür. Bu ideolojiyi Çin'de hayata geçiren Mao Tse-Tung, ardında 60 milyonu aşkın ölü, on milyonlarca işkence görmüş insan ve acımasız bir toplum bırakmıştır. (Mao döneminde yaşanan vahşetle ilgili daha detaylı bilgi için bkz. Komünizm Pusuda, Harun Yahya, Global Yayıncılık, 2001).

Komünizmin en önemli unsurlarından biri olan çatışmacılık, insanları bir tür gelişmiş hayvan olarak gören Darwinist düşünce ile birleşince ortaya milyonlarca insanın ölümüne, bir o kadarının da hayatlarının kararmasına neden olan vahşetler çıkmıştır. Bu nedenle Mao ve onun takipçileri, birer hayvan sürüsü olarak gördükleri halkın çektiği acılardan hiçbir şekilde etkilenmemiş, bunu doğanın makul ve normal bir işleyişi olarak görmüşlerdir.

Mao'nun, komünizme muhalif olanları Darwinist önyargı ile hayvan olarak kabul edişi, Harvard Üniversitesi'nden tarihçi James Reeve Pusey'nin China and Charles Darwin (Çin ve Charles Darwin) adlı kitabında şöyle vurgulanır:

Mao Tse-Tung 1964 yılında, bütün aşağılık hayvanlar yok edilecektir diye tehdit savurmuştu. Bununla düşmanlarını insanlıktan çıkarıyordu, bu kısmen Çin geleneğindeki abartıya, kısmen de Sosyal Darwinist realizme dayanıyordu. Aynen anarşistler gibi, devrime tepki duyanları evrimsel başarısızlıklar olarak görüyor ve soylarının tükenmesini hak ettiklerini düşünüyordu. Halkın düşmanları insan değildi ve insan olarak muamele görmeyi hak etmiyorlardı.1

İşte Mao'nun, Darwinist hezeyanları nedeniyle "insanca muameleyi hak etmediğini" düşündüğü toplumlardan birisi de Doğu Türkistan Müslümanları idi. Çünkü Doğu Türkistan halkı inancı gereği komünizme şiddetle karşı çıkıyordu. Ancak bu haklı tepkilerinin karşılığını son derece acımasız bir şekilde aldılar. Halen baskı ve esaret altında yaşayan Doğu Türkistan, milyonlarca evladını komünist rejime şehit verdi. Yüz binlerce Müslüman Çin hapishanelerinde işkence gördü, evlerinden sürüldü, topraklarını terk etmek zorunda bırakıldı. (Detaylı bilgi için Bkz., Komünist Çin'in Zulüm Politikası ve Doğu Türkistan, Harun Yahya)

Tüm bunların yanında Çin, Doğu Türkistan'ı, her türlü iletişim imkanını kısıtlayarak dünyaya kapalı bir bölge haline getirmekte ve bölgede yaşanan insanlık dramının tüm boyutları ile öğrenilmesini engellemektedir. Ancak bu, Doğu Türkistan'da ezilen ve zulüm gören masum insanları unutmak ve bu konuda duyarsız davranmak için geçerli bir mazeret değildir. Bu nedenle Doğu Türkistan konusunda dünyaya hakim olan bu sessizliği ortadan kaldırmaya yönelik her türlü fikri çaba son derece önemlidir. Kapalı kapılar ardında yaşanan insanlık dışı olayların tüm boyutları ile gözler önüne serilmesi, hem bu mazlum halkın sesini duyurmasına vesile olacak, hem de dünya kamuoyunun dikkatini bu konuya çekecektir. Allah bir Kuran ayetinde, "Sizden; hayra çağıran, iyiliği (marufu) emreden ve kötülükten (münkerden) sakındıran bir topluluk bulunsun. Kurtuluşa erenler işte bunlardır." (Al-i İmran Suresi, 104) diye bildirmiştir. Her Müslüman bu ayette örnek gösterilen topluluğun bireylerinden biri olabilmek için ciddi bir çaba harcamalıdır.

1) James Reeve Pusey, China and Charles Darwin, s. 455 2)


Konular

TESLİS (ÜÇLÜ-BİRLİK) İNANCI HAKKINDA BİR SAVUNMA!
Hristiyanların Kuran'a bakışı ve değerlendirmesi bu yazıda!
Müslümanlara Sorumuz: Barnabas/Barnaba Yalanına daha ne kadar sarılacaksınız?
''Ama Siz Hristiyanlar biz Müslümanları birer caniymiş gibi gösteriyorsunuz....'' DİYENLERE!
Siz Hristiyanlar neden Pazar günü ibadet edersiniz?
Siz Hristiyanlar neden Pazar günü ibadet edersiniz?
Siz Hristiyanlar neden Pazar günü ibadet edersiniz?
Hey gidi Hey... Sizin İncilleriniz de Hz.Muhammed Paraklet olarak geçiyor haberiniz yok!
Bir şey soracağım Özgür; hani yazılarına 1-2 ay ara vermiştin? Bunları babam mı yazıyor?
İncilleriniz de ''Kadınlar sussun! Onlara Konuşmalarına izin yoktur'' demiyor mu Kafirler!
Hristiyanlar kadına nasıl bakarlar? Ve Hristiyan bir kadın Nasıl yaşar?
Teslisin neresini savunabilirsiniz ki? Bence tamamıyla büyük bir saçmalıktır!
İNCİL’DE KADININ YERİ VE ROLÜ NEDİR? Sadece susun ve konuşmayın mı der?
Vaftiz olmak nedir?
Bu sitede ki, vaftiz tartışmalarına son veriyorum!
Sizinkiler o daha küçücük ''günahsız'' çocukları vaftiz etmiyor mu? Ki ''günahlarından'' arınsın!
Hem bizim Peygamberimiz köleleri özgürleştirdi. Yani bizim dinimiz de, İslamda kölelik olmaz!
''Ama Siz Hristiyan, biz Müslümanları birer caniymiş gibi gösteriyorsunuz...'' DİYENLERE!!!
Diyalog İslam'ı Hristiyanlaştırmak için değil, Diğer Mezhepleri KATOLİKLEŞTİRMEK İÇİNDİR!
İncilleriniz de ''Kadınlar sussun! Onlara Konuşmalarına izin yoktur'' demiyor mu Kafirler!
Müslüman Kardeşler (İhvan'ı Müslimin) Şokta! Mısır'ın en ünlü Din Hocası, Hristiyan oldu!
Sayın Admin, mesajlarımın kasıtlı olarak yayınlanmaması adi Şerefsizliktir!!!
Bir Hristiyan nasıl ''Tövbe'' eder? Yada Hristiyanlıkta tövbe var mıdır? Ve nedir?
Bir Hristiyan nasıl ''Tövbe'' eder? Yada Hristiyanlıkta tövbe var mıdır? Ve nedir?
Abdest alır mısınız? Bahsettiğim Hakiki abdesttir!! Hristiyanlıkta Abdest Kavramı hakkında
Gerçekten de Hristiyanlara tuvaleti Müslümanlar mı öğretti? Yoksa birer yalandan mı ibaret!
Hristiyanlığa göre; Adem, Havva, Şeytan ve Elma! Kısaca bir özeti...
Gerçekten de Teslis ile Tevhid inancı hakkında bir bilgin var mı? O zaman tıkla ve öğren!
Kanlı Çağ!
Bak Özgür efendi, Matta ve Luka da İsa'nın soyu farklı anlatılıyor!Sen ise çelişki yok diyorsun!